9 Şubat 2013 Cumartesi

Okudum... Gönül Meselesi / Tuna Kiremitçi

 
Konusu:
 
"Hayat işte bunlardan ibaretti. Küçük bir kızın hasreti, bir kadının uyanışı, onun annesini gömdüğü gece ölümün gözlerine bakıp orada hayatı görmesi. Bunlar dışında hiçbir sır, hiçbir kehanet yoktu. İnsanın kendini bir nehrin akışına cesaretle teslim etmesi vardı.

Genç kızlığının odasındaki karyolaya uzandı. O kadar bilinçliydi ki, usulca yaklaşan uykunun ayak seslerini bile duyabiliyordu. Ama uykuya izin vermeden telefonu aldı eline, Ertuğrula yollanacak mesajı yazdı: "Şehirden ayrılma, konuşmamız gerekiyor."

Bir yıkımın, bir kaybın ardından Eskişehirdeki baba evine sığınmıştır Arda. Eşi Aliyi İstanbulda bırakmış, onunla, hatta hayatla bağını koparmıştır. Bir yıl sonra İstanbula, yanında kendisine emanet edilen bir çocukla dönmeye karar verdiğinde nelerle karşılaşacağından habersizdir. Ali farklı bir boyuta geçmiş, hayatında yeni bir sayfa açmıştır. Ardayı şaşırtan, bu değişimden çok, Alinin hayatına giren ötekinin kimliği olur. Arda mu?cadele mi edecek yoksa kendi yalnızlığını geçmişten çıkıp gelen bir başka erkekte dindirmeyi mi seçecektir?
***
 
Genelde Tuna Kiremitçi kitaplarını beğenirim.
Yazarın akıcı üslubu kitapları okunabilir kılıyor ve bu kitapta yine akıcı üslubu olan bir çırpıda bitenlerden.
Bu kitapta yazarın ''git kendini çok sevdirmeden'' kitabının devamı niteliğinde ve açıkcası ilk kitap kadar olmasada bu güzel diyebilirim.
Arda, Ertuğrul, Ali hikayesine bir de Gönül isminde kapalı bir üniversite öğrencisi katılıyor.
Kesinlikle en iyi Tuna Kiremitçi kitabı diyemem ama tesadüfleri bol, hoş bir kitap kısaca bu kitabı okurken sıkılmıyorsunuz.
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder